Kayıtlar

Haziran, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kilo mu aldın sen?

Resim
 Zayıfladığım dönemde " Aaa yüzün ne kadar çökmüş bi değişik olmuşsun" diyen kişi gördü dün beni  "Aaa kilo mu aldın sen, eskiden ne güzel zayıftın" dedi yüzünü buruşturarak. Hayatıma bir şekilde girmiş insanların varlık sebebini sorguluyorum istemsizce, gülüp geçiyorum ama had bilmez, izan bilmez insanlardan yorulduğumu fark ediyorum. Neden mi bu ayna? Aslında sebebi yok ama şöyle uyarlayabiliriz. Bu konuşmanın ben tarafı şu şekilde devam etti: (Aslında siyah saçlı olan ama mütemadiyen sarı boyalı gördüğüm saçlarını yer yer beyazlamış olsa da siyah görünce)  Saçların ne güzel olmuş, doğal hali yakışmış sana, dedim. Meğer çok boyanmaktan yanmış ve dökülmeye başlamış, tedavi görüyormuş..  Yok, dedim. Gayet iyi duruyor ve aslında bu söylediklerimde oldukça samimiydim. Beni tanıyan bilir yalandan canımcılardan değilim. Çizgimiz belli arkadaş, çirkefle çirkef olduğumuz günler lise bebesi çağlarında kaldı 🤪 (Asalet desen var😅)  İşte bu yüzden karşımızdakiyle fütursuzca
 Hep o aynı şiir dolanır dilime, biliyorsunuz artık defalarca kez yazdım ve sildim aynı oranda.. "Ben eli koynunda ağlayan çocuk, ben sokakta kalmış bir çaresizim.."  Ne var bu mısralara beni bu kadar çeken bilmiyorum. Yıllardır neden silmiyor beynim? Oysa ne ağlıyorum ne de sokakta kaldım. Belki biraz acılara mıknatısım ama hangimiz değiliz ki.  İç sesim mırıl mırıl. Beynimde bölük pörçük kelimeler. Sus! Artık sus! Tamam sen eli koynunda ağlayan çocuk. Sen çaresiz, derbeder.. Sen, hep sen, sadece sen..  Hani diyor ya şair uçmakla düşmek arasında bir yerdeyim diye.. Demiyor mu yoksa ben mi uydurdum bunu da, bilmiyorum. Bildiğim bir şey varsa o da boşlukta süzüldüğümdür. Nedeni, nasılı yok!  Cümlelerim hep yarım kalıyor, artık kafam o kadar dolu ki hep yazmak istiyorum ama iki satırı birbirine bağlayamıyorum. Yine öyle oluyor yazacak onca şey dolanırken zihnimde keskin bir şekilde son bulduruyorum.  Kalın selametle